Amorium Antik Kenti

Amorium (Hisar), Ankara’nın 170 km. güneybatısında, Afyonkarahisar’ın 70 km. kuzeydoğusunda ve Emirdağ ilçesinin 12 km. doğusunda yer alan ve M.Ö. 2000’li yıllardan itibaren Hitit, Phryg, Yunan, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde kesintisiz yerleşim görmüş antik kenttir. Kent, Yukarı Şehir ve Aşağı Şehir olarak iki başlık altında değerlendirilmektedir. Yukarı Şehir, höyüğün kenarlarında hala izleri görülebilen Bizans dönemi sur duvarlarıyla, Aşağı Şehir’de bütün şehri kuşattığı takip edilebilen bir koruma (sur) duvarıyla çevrilidir.

Amorium’un, Roma Senatosu tarafından bölgede kendi parasını basma izni verilen ilk şehirler arasında oluşu, M.Ö. 1. yüzyıl başlarında Doğu Phrygia’da önemli bir pozisyonda olduğunu göstermektedir. Geç Roma şehrinin önemli bir özelliği ise İmparator Zenon (474-491) dönemine tarihlenen sur duvarlarıdır. M.S.640 yılından itibaren Amorium Anadolu’da Bizans ordusunun askeri karargahı ve sonra da Anatolikon Thema’sının (eyalet) başkenti olmuştur. Bizans’ın 12. hanedanlığı olan Frigya Hanedanlığı Amorium’ludur. Amorium’lu üç imparator II. Mihail (MS 820-829), Theofilos ( MS 829-842) ve III. Mihail (842-867) 47 yıl Bizans tahtına hükmetmişlerdir.

Bizans Dönemi’nde yaşanan Karanlık Çağ boyunca Amorium İslam ordularının fetihlerine karşı Bizans topraklarının korunmasında güçlü bir kale görevi görmüştür. M.S. 838 yılında Harun Reşid’in oğlu Mutasım’ın (833-842) ordusu tarafından kuşatılan, M.S. 931’de Tarsus Emir’i tarafından ateşe verilen kent kazılardan elde edilen verilere göre M.S.10. ve 11. yüzyıllarda askeri ve stratejik önemini yeniden kazanmıştır. M.S. 1116’da ise artık Amorium’un Selçukluların elinde olduğu bilinmektedir.

Amorium’da ilk çalışmalar, 1987 yılında Prof. Dr. R. Martin Harrison tarafından bir yüzey araştırması ile başlamıştır. Prof. Dr. R. Martin Harrison kentte 1988-1991 yılları arasında arkeolojik kazıları sürdürmüştür. Arkeolojik kazılar “Amorium Kazıları Projesi” başlığı altında 1993-2009 yılları arasında Dr. Chris Lightfoot tarafından devam ettirilmiştir. 2013 yılında Amorium kazı çalışmaları T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı onayı ile Afyonkarahisar Müzesi Başkanlığında ve Anadolu Üniversitesi’nden Prof. Dr. Zeliha Demirel Gökalp’in Bilimsel Danışmanlığında sürdürülmüştür. 2014 yılından itibaren kazı çalışmaları Bakanlar Kurulu kararı ile Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeliha Demirel Gökalp’in kazı başkanlığında devam etmektedir.

1987 yılından beri kentte Aşağı ve Yukarı Şehir kapılarında, kentteki bir kilisede, hamam ve sivil konut olduğu düşünülen yapılarda arkeolojik kazılar sürdürülmüştür.

2013 yılından itibaren ise Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Anadolu Üniversitesi adına yürütülen Amorium Antik Kenti kazı çalışmalarında kentte üç alanda arkeolojik kazılar yürütülmektedir. Bunlardan biri Yukarı Şehir’de höyüğün güney-batısında Türk dönemi yerleşimi olduğu düşünülen “İç Sur”dur. Kazı ekibinin niyeti İç Sur’u kuleleriyle birlikte ortaya çıkarmaktır. Oldukça iyi bir işçilik gösteren duvarlara sahip ve Orta Bizans Dönemi’nde değişikliği uğramış olan “İç Sur” aynı zamanda kentteki Tük-İslam yerleşimine ilişkin bulgular barındırmaktadır. Özellikle 2018 yılı kazı buluntuları İç Sur’da 16. ile 18.yüzyıllarda Osmanlı yerleşimini kanıtlar niteliktedir.

Bir diğer çalışma alanı, Yine Yukarı Şehir’de höyük üzerinde mimari kalıntısı ile işlevi tespit edilebilen ender yapılardan biri olması nedeniyle “Bazilika B” adı verilen kilisedir. Çalışmalarımızda dini bir yapı seçmemizdeki ana sebep, dini yapıların kentteki değişimin ve dönüşümün en iyi takip edildiği yapılar olmasıdır.

Üçüncü alan ise, Aşağı Şehir’in batısında, önceki çalışmalarda “Büyük Bina” olarak adlandırılmış yapı bakiyesinin doğusundaki Geç Roma/Erken Bizans dönemi yapısıdır. Özellikle 2018 ve 2019 yılı çalışmalarında yapının kentin yol ağı ile olan ilişkisi yönünde sonuçlara ulaşılmıştır. Söz konusu yapının doğusunda ise içinde tahılların saklandığı pitosların bulunduğu yapı bakiyesindeki arkeolojik kazılar, Amorium halkının tarım gelenekleri ve beslenme alışkanlıkları hakkında önemli bilgiler vermektedir.

Amorium kazı ekibinin öncelikli hedefi, Roma ile Osmanlı dönemleri arasında kentteki yerleşimin incelenmesidir. Kentte gerçekleştirilen arkeolojik kazılarda kentin tarihine ışık tutacak Geç Roma, Bizans ve Osmanlı dönemi buluntuları ele geçmiştir. Dolayısıyla söz konusu kazı çalışmaları Ortaçağda Anadolu’da kentsel, idari ve kültürel gelişime ilişkin mevcut boşluğu doldurmakta büyük katkı sağlayacaktır. Kazılarda ortaya çıkarılan kilise, hamam, konut, cam, deri ve şarap üretimi ile ilgili atölyeler gibi yapı bakiyeleri ve ele geçen çok sayıda seramik, maden, cam, kemik, kurşun mühür, sikke, yazıtlar ve taş eserler gibi buluntular ya da mezarlarda in-situ ele geçmiş olan tekstil ve deri ayakkabı parçaları, Ortaçağ dünyası günlük yaşamı ve ticaretine ışık tutacak niteliktedir. Amorium kazılarında bulunan yerel üretim olduğu düşünülen seramikler, cam ya da deri endüstrisi, tarım aletleri ya da silahlar ve zanaatkârlık ürünleri sosyal organizasyonun anlaşılmasına da büyük katkı sağlamakta ve yeni çalışmalara öncü olmaktadır.

Amorium kazı ekibinin bir diğer ve en önemli hedefi ise Amorium kentinde koruma, sergileme ve ziyaretçi güzergahlarının belirlenmesi yönünde “Arkeolojik Alan Yönetimi” oluşturulmasıdır.

Arkeolojik kazıların sürdüğü yerlerde yapı bakiyeleri çoğu zaman temel seviyesinde ortaya çıkmakta ve bu durum da yapılar ve kentin algılanmasını güçleştirmektedir. Bu yüzden de Amorium Kenti’de yer alan tarihi mekanların algılanmasına yönelik olarak Anadolu Üniversitesi’nin katkılarıyla kentin canlandırılması için 3 boyutlu video tasarlanmıştır. Ayrıca çağın popüler teknolojilerinden biri olan “VR gözlük” yine Anadolu Üniversitesi’nin katkılarıyla hazırlanmıştır.

Amorium pek çok tarihi kişilikle de özdeşleşmiş bir antik kenttir. Edebiyat tarihi açısından fabl yazın türünün öncüsü Ezop, pek çok antik kayanağa göre Amorium’da yaşamıştır. İslam tarihi açısından büyük önem atfedilen Selman-ı Farisi İran’dan yola çıktığı dinsel arayışının duraklarından birisi de Amorium’dur. Selman-ı Farisi Amorium’da yer alan kilisede 7 yıl eğitim görmüş akabinde İslamiyetin doğuşu ile İslamiyeti tanımak için Hz. Muhammed’in yanına gitmiştir. Anadolu’nun İslamlaşmasında büyük katkısı olan Battal Gazi’nin Afyon yakınlarında bir savaşta şehit olduğu bilinmektedir. Şehit olduğu savaşın Amorium Kuşatması olduğu tahmin edilmektedir. Battal Gazi’nin mezarı Amorium’a yaklaşık 100 km uzaklıktaki Seyitgazi Türbesi’nde bulunmaktadır.